Sulama ve bakım imkanı olmayan açık arazilere ekilecek palamutların sonbaharda ekilmesi filizlenecek meşelerin hayatta kalabilmesi için önemli bir avantaj sağlayacaktır. Ekilen palamutlarda kök oluşumu Aralık ayından itibaren görülmeye başlanır. Kış ayları boyunca kök oluşumu toprağın derinliklerine doğru ilerler. Nisan, Mayıs ayları gibi Meşe filizleri ilk kez toprağın üzerine çıkmaya başladıklarında 30 santime varan bir kök oluşumu sağlanmış durumda olacaktır. Bu kök oluşumu filizlenmeyi takiben gelecek sıcak ve kuru yaz ayları boyunca filizin hayatta kalabilmesi için son derece önemli bir avantaj sağlayacaktır. İlkbaharda ekilen palamutlar böyle bir kök oluşumunu tamamlayamadan girdikleri yaz aylarında ise oldukça zorlanacaklardır.
Ekim sırasında dikkat edilecek noktalar :
- Tohumlar, bakteri ve küflerden kurtulmak için 1 gün önceden akan su ile ve hatta sabunla iyice yıkanıp, suda bırakılmalıdır. Bu şekilde ekim öncesi palamutlar küf ve bakterilerden temizlenmiş, nem oranları da oldukça yükselmiş olacaktır.
- Bazı kaynaklarda fare, köstebek, sincap ve domuzlara karşı tiksindirici önlem olarak, palamutların %10 oranında mazotlu suya batırılması önerilmektedir. 2017 tarihli bir akademik çalışmaya göre tohumların mazota bulanmasının bu zararlılara karşı herhangi bir etkisi olmadığı gibi tohumların çimlenme yeteneklerine de zarar verdiği ortaya çıkarılmıştır. Bu nedenle tohumları kesinlikle mazotlu suya batırmayınız.
- Hayvancılığın yapıldığı, hayvan otlatılan bölgelerde meşe fidanlarının büyüme şansı hiç olmadığından bu bölgelerden uzak durulmalıdır. 10 - 20 yıl gibi çok uzun bir süre çit benzeri fiziki bir koruma sağlanmadığı sürece alanda filizlenecek meşe fidanlarınızın tümü hayvanlar tarafından yem olarak tüketilecektir.
- Ekim ocaklarının açılması. Üst toprak (yaklaşık 10 - 20 cm) kazılarak bir kenara yığılır. Sonra 30 cm’ye kadar toprak derinlemesine çukur tabanı kazma ucu ile kazılarak gevşetilir. Gevşetmenin çok iyi yapılması gerekir. Derin toprak işlemesi çok önemlidir. Böylece ekilecek tohuma kök salabilmesi için iyi bir ortam hazırlanmış olur.
- Tohum, ocaklara konulurken yan yatırılması en uygun şekildir.Tohumun üst tarafı (sivri ucu) kesinlikle aşağıya bakacak şekilde ekilmemelidir. Bu şekilde ekilen tohumlardan çıkacak kök ve gövde sürgünleri kendi doğal istikametlerini bulmak için birbirine dolanacak ve ileride fidanların kendi kendine boğulmasını neden olacaktır.
- Ekilecek tohumların bir kısmı hiç filizlenmeyeceği için açılan ocağa 10 - 15 cm aralıklarla 2 - 3 tohum bırakılabilinir. Böylelikle açılan ocakta en az bir tohumun filizlenme olasılığı arttırılmış olur. Bu yöntem fidanlıklar için kullanışlı olabilir. Ocaktaki tohumların hepsinin birden filizlenmesi durumunda en güçlü gelişim gösteren filiz dışındakiler ayıklanır. Bu ayıklama yapılmadığı takdirde ocakta çimlenen filizler rekabet içine girerler, kökleri birbirlerine dolanarak cılız ve sorunlu bir gelişim gösterirler. Biz belki de bir daha hiç uğramayacağımız açık arazilere ekim amaçladığımızdan ocaklara birer tohum bırakabiliriz.
- Palamutların üzerlerinin toprakla kapatılması çimlenme döneminde don, sıcaklık,
gece-gündüz sıcaklık farkı ve kurutucu rüzgarlara karşı koruyucu bir etki sağladığı gibi, başta
fare ve kuş olmak üzere yaban hayvanları zararlarını da büyük ölçüde azaltır. Genellikle ekim derinliği tohum çapının 2 katıdır. 2 cm lik bir tohum için ekim derinliği maksimum 4 cm dir. Meşe palamudunun ekim derinliği kuraklığa, toprak yapısına ve iklime göre değişir. Kurak yörelerde tohum çapının en az beş katı toprakla örtülmelidir. Tohumların gereksiz yere çok derine ekilmesi ise filizlerin enerjilerinin çok büyük bir bölümünün yüzeye ulaşmak için harcamalarına ve zayıf düşmelerine neden olur.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder